CHP ve ADD’den Atatürk’ü Anma Etkinliği: "Onun İzindeyiz"
CHP İzmir ve ADD, Atatürk'ün 86. ölüm yıl dönümünde anma etkinliği düzenledi. Başkan Tugay, "Türkiye Atatürk gibi bir lidere sahip olduğu için çok şanslı, izinden gideceğiz" dedi.
CHP İzmir İl Başkanlığı ile Atatürkçü Düşünce Derneği, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 86'ncı ölüm yıl dönümü nedeniyle "Atatürk'ü Anmak, Anlamak ve Yaşatmak" etkinliği düzenledi. Programda konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, "Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm vatandaşlarının Atatürk gibi bir lidere sahip olduğu için çok şanslı olduğunu düşünüyorum. Son nefesime kadar onun izinden gideceğim" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ile eşi Öznur Tugay, CHP İzmir İl Başkanlığı ile Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tarafından "Atatürk'ü Anmak, Anlamak ve Yaşatmak" başlığı ile düzenlenen programa katıldı. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile eşi Duygu Aslanoğlu, ADD Genel Yönetim Kurulu Üyesi Umut Can Yaylacı'nın yanı sıra ilçe belediye başkanları, sivil toplum örgütleri, sendika temsilcileri ve çok sayıda yurttaşın katılımıyla Devlet Opera ve Balesi Elhamra Sahnesi’nde düzenlenen programda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in mesajı da okundu.
"Ne kadar anlatırsak anlatalım eksik kalan bir şeyler oluyor"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 86 yıl önce Atatürk’ün öldüğü gün dünyada olmadığına sevindiğini belirterek, gerekçelerini şu sözlerle açıkladı: "Çünkü o gün anlatılanlardan, filmlerden, fotoğraflardan gördüm. Uyanınca Atatürk'ün öldüğünü duymak, çok acı. Her birimizin ailesinden, en yakınından bir insanı kaybetmiş gibi hissettiğini düşünüyorum. Onun hayatına dair pek çok şey dinledik, okuduk. Pek çok şeyi de birbirimize anlattık. Ama ne kadar çok anlatırsak, eksik kalan bir şeyler oluyor. Her defasında biraz daha anlatmamız gerekiyor diye düşünüyoruz. Öyle bir lider. Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm vatandaşlarının Atatürk gibi bir lidere sahip olduğu için çok şanslı olduğunu düşünüyorum" dedi.
"Zor şartlarda büyük bir savaş kazandı"
Atatürk'ün çok zor şartlarda önemli başarılar elde ettiğini vurgulayan Tugay, "Kaç Atatürk yeryüzüne geldi? Kaç insan çok zor şartlarda büyüdüğü halde büyük bir komutan olabilmiş? Ulusuna önderlik ederek, böylesine büyük bir savaşı kazanabilmiş? Arkasından Cumhuriyet’i kurmuş, diğer devrimleri yapmış. Dünya tarihinde örneği görülmemiş bir hızla Türkiye'nin büyümesine, gelişmesine önderlik etmiş. Nihayetinde sonsuz bir şükran ve özlemle doluyoruz. Arkasında da içimiz burkularak bugünkü halimize bakıyoruz. Bugün Atatürk'e borcumuzu ödeyemediğimizi, devrimlerinin değerlerinin bilinmesini sağlayamadığımızı düşünüyorum" diye konuştu.
"Bir şey yapmamız gerektiğini düşünüyorum"
Anketlerde Türkiye'deki insanların yüzde 65'inin kendisini Atatürkçü olarak tanımladığını aktaran Başkan Tugay, şunları söyledi: "Anıtkabir'in önüne gittiğinizde ülkenin dört bir yanından, her yaştan, her etnik kökenden, her inançtan insanın çok büyük saygı ile onun önünde saygı duruşunda bulunduğunu görebiliyorsunuz. Bu şartlar altında ülkemizde başka çaresi kalmayınca Atatürkçü kisvesine bürünenlere bakın. Bir şey yapmamız gerektiğini düşünüyorum. 10 Kasım bu görevi hatırlamanın günlerinden birdir. Tıpkı Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos gibi. Bu tarihlerin her birinde tekrar tekrar birbirimize hatırlatmamız gereken tek şey var. Atatürk'ün hiç kimse tarafından övülmeye ihtiyacı yok. Ne kadar büyük bir lider olursa olsun, halkının önünde saygı ile eğilmiş bir insandır. Köylüsüne 'Milletin efendisi' demiş. Çocuklara, yoksullara, kadınlara sahip çıkmış bu büyük liderin hiç birimiz tarafından övülmesine ihtiyacı yok. Ama onun bize bıraktığı bir miras var. Sahip çıkılmasını istediği bir şey var. İşte böyle günlerde birbirimize bunu hatırlatmamız gerekiyor."
"Onun izinden gideceğime söz veriyorum"
CHP'de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partide siyaset yaptıklarını da anımsatan Dr. Cemil Tugay, “Atatürk bu millete hiç bir zaman yalan söylemedi. Buradan başlayacağız. Önce bizi yönetenlere, bize yalan söylememeyi öğreteceğiz. Arkasından omuz omuza mücadele edeceğiz. Atatürk’ün hatırası önünde saygı ile eğiliyorum. Son nefesime kadar onun izinden gideceğime söz veriyorum" diye konuştu.
"O dönemi bir kez daha anlayalım istedik"
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da Atatürk'ün üç kez Elhamra Salonu'nda bulunduğunu ifade ederek, "İstedik ki her birimiz o günün kokusunu ciğerlerimize dolduralım. İstedik ki bu duvarlara bakalım. Bu duvarlardaki görüntüler, imaj, o dönemin tarihini beynimize bir kez de nakşetsin. İstedik ki Ata'nın o gün yaşadıklarını, bir nebze olsun hissedelim. İstedik ki bir kez bu salonda sanki Mustafa Kemal Atatürk ile bir gösteriyi birlikte izliyormuş hissine kapılalım. O nedenle Elhamra'dayız" diye konuştu. Bu ülkede yaşayan her çocuğun bir zamanlar vatan ve Atatürk sevgisi ile büyüdüğünü ifade eden Şenol Aslanoğlu, "Bir zamanlar hem vatan sevgisi hem de Atatürk sevgisi bu topraklarda asla sorgulanmazdı. İlkokula giden çocuklar 'Atam sen kalk ben yatam' şiirini yürekten okurdu. Sonra 1980 darbesi yaşandı. Ortak geçmişimizi unutturmak için Kurtuluş Savaşımızı bile anlatmadıkları bir tarih uydurdular. Ortak ruhumuzu yok etmek için ellerinden geleni yaptılar. Ama biz unutmayacağız. ‘Olmasaydın olmazdık' diyeceğiz. Bizi sindireceklerini, korkutacaklarını sananlar, aldanıyorlar" dedi.
"Atatürk'ün gidişi ile yarattığı boşluk 86 yıldır doldurulamadı"
ADD Genel Yönetim Kurulu Üyesi Umut Can Yaylacı ise yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Atatürk'ün gidişi ile yarattığı boşluk, 86 yıldır doldurulamadı. Bunun nedeni kimilerinin içlerindeki devrim ateşinin sönmesi, kimilerinin izinde olduklarını söyleyerek yan gelip yatmaları, kimilerinin halk düşmanı politikalarını Atatürkçülük maskesi ile uygulamaları, kimilerinin Cumhuriyet devrimini hiç anlamamış olmaları, kimilerinin de emperyalizmin güdümünde ilkelerine, devrimlerine, eserlerine, anısına umursamazca saldırıp karşı devrim değirmenine su taşımalarıdır. Ama özellikle son dönemde yoğunlaştırılan bu saldırıların, insanlarımızın gerçek Atatürk'ü daha iyi tanıyıp anlamalarını sağladığını görüyoruz."
Program, Türk Sanat Müziği dinletisi ve gösterilerle devam etti. Etkinlik İzmir Marşı’nın okunmasıyla son buldu.