HÜRJET, İkinci Prototipiyle Uçuş Testini Geçti: Yeni Özelliklerle Güçlendi
Türkiye'nin yerli uçağı HÜRJET, ikinci prototipinin ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. Yeni füze lançerleriyle hafif taarruz uçağı olarak görev alacak ve savunma sanayisinde dönüm noktası olacak.
Türkiye'nin yerli ve milli üretimi olan HÜRJET, önemli bir kilometre taşını daha geride bırakarak ikinci prototipinin ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. Uçuş, yalnızca bir test süreci olarak değil, aynı zamanda HÜRJET'in savunma sanayisindeki dönüşümüne de işaret etti. Özellikle uçakta yapılan yeni değişiklikler, bu yerli jetin gelecekteki görevlerini daha geniş bir yelpazeye yayacak gibi görünüyor.
TUSAŞ tarafından geliştirilen HÜRJET, Türkiye'nin insansız ve insanlı hava araçları üretme yolundaki kararlı adımlarını pekiştiren bir proje olarak dikkat çekiyor. Ancak, ikinci prototipin test uçuşunda en çok öne çıkan yeniliklerden biri, uçağın kanatlarına eklenen füze lançerleri oldu. Bu geliştirme, HÜRJET’in sadece eğitim uçağı olmanın ötesinde, aktif hava muharebelerinde de görev alabilecek bir platforma dönüşmesine olanak sağlayacak.
HÜRJET’in Görevi Ne Olacak?
HÜRJET, temel olarak ‘Jet Eğitim ve Hafif Taarruz Uçağı’ olarak tanımlanabilir. Savunma Sanayii Uzmanı Anıl Şahin, uçağın pilot eğitiminden hafif taarruz görevlerine kadar geniş bir yelpazede kullanılacağını belirtiyor. Şahin, özellikle savaş uçağı pilotlarının eğitiminde önemli bir rol üstleneceğini ifade etti: “KAAN ya da F-16 pilotları önce sıralı uçaklarda eğitim alacak, ardından HÜRJET’e geçerek jet tecrübesi kazanacak. Bu süreç, sonrasında KAAN ya da F-16’ya geçişin daha verimli olmasını sağlayacak.”
Ayrıca, HÜRJET’in hafif taarruz uçağı versiyonu, yer ve hava hedeflerine taarruz edebilecek kabiliyete sahip olacak. Bu versiyonun, gelişmiş silah sistemleri ve sensörlerle donatılması, platformun savaş ortamındaki etkinliğini artıracak. Şahin, "HÜRJET, görev türüne bağlı olarak F-16 veya KAAN gibi uçaklar yerine kullanılabilecek ve bu sayede uçuş maliyetlerinden ve savaş uçaklarının ömürlerinden tasarruf sağlanacak," dedi.
Füze Atma Yeteneği: Yeni Dönem Başlıyor
İkinci prototipin en dikkat çekici yeniliklerinden biri, uçak kanatlarına eklenen füze lançerleri oldu. Bu gelişme, HÜRJET’in yalnızca eğitim uçağı olmanın ötesine geçerek, hava-hava muharebelerine de katılabilme yeteneğini kazandırıyor. Anıl Şahin, "Kanatlara eklenen lançerler, HÜRJET’in hafif taarruz uçağı konfigürasyonu için kritik bir adım. Bu yeni yapıyla, kanat altı silah istasyonları işgal edilmeden, kanat uçlarında havadan havaya füze taşıma kapasitesine sahip olunacak" dedi.
Bunun yanı sıra, uçak, ACMI (Air Combat Maneuvering Instrumentation) podları gibi muharebe eğitim sistemlerini de taşıyabilecek. Bu özellik, HÜRJET’in eğitim ve gerçek çatışma ortamlarında nasıl bir rol oynayacağına dair önemli ipuçları veriyor.
Maliyet Avantajı ve Gelecek Perspektifi
HÜRJET, F-16 gibi mevcut savaş uçaklarına kıyasla daha düşük maliyetlerle üretilebilecek ve bakım maliyetleri de çok daha az olacak. Bu avantaj, HÜRJET’in savunma sanayiinde geniş bir görev yelpazesinde kullanılmasını sağlayacak. Türkiye, HÜRJET ile hava-hava muharebe kabiliyetlerini daha da güçlendirme ve hava sahasında daha fazla yerli çözüm sunma amacını güdüyor.
HÜRJET’in uçuş testi ve kanatlara eklenen lançerler, Türkiye’nin savunma sanayiindeki bağımsızlık yolunda attığı sağlam adımlardan biri olarak kaydedildi. Bu gelişmeler, HÜRJET’in savunma stratejilerindeki yerini güçlendirecek ve gelecekte daha farklı görevlerde de kullanılmasının önünü açacak.